Yazının şarkısı Cider Sky'dan Where to Now
Hayatta köşe taşlarının yaşandığı anlar yaşlanmaktan korkmaya başlamamız. Saçımızdaki ilk beyaz, yüzümüzdeki ilk kırışıklık, ilk ölüm, ilk doğum, mezuniyet, ilk iş günü... Eskiden yaz tatilleri yoğun hayat arasında dinleneceğimiz küçük adalarken artık hayatın hep açık deniz olduğunu fark etmemiz. Bundan 5 sene sonrasının o kadar da güzel olmayacağını, en azından bu kadar iyi olmayacağını hissedişimiz. Kimimizin hayatı parabolik ve inişlere başlamadan fark edemiyoruz tepe noktasında olduğumuzu. Başarımızın, zamanımızın, paramızın, güzelliğimizin optimal seviyede olduğu an çabucak gelip geçebiliyor.
Hayatta köşe taşlarının yaşandığı anlar yaşlanmaktan korkmaya başlamamız. Saçımızdaki ilk beyaz, yüzümüzdeki ilk kırışıklık, ilk ölüm, ilk doğum, mezuniyet, ilk iş günü... Eskiden yaz tatilleri yoğun hayat arasında dinleneceğimiz küçük adalarken artık hayatın hep açık deniz olduğunu fark etmemiz. Bundan 5 sene sonrasının o kadar da güzel olmayacağını, en azından bu kadar iyi olmayacağını hissedişimiz. Kimimizin hayatı parabolik ve inişlere başlamadan fark edemiyoruz tepe noktasında olduğumuzu. Başarımızın, zamanımızın, paramızın, güzelliğimizin optimal seviyede olduğu an çabucak gelip geçebiliyor.

Bir gün gelecek ve beş
sene öncenizle şimdinizin neredeyse aynı olacağını, sadece Dorian Gray’in
tablosu gibi çirkinleşmiş olacağınızı düşünmeye başladıysanız sanırım tepe
noktasını geçmiş bulunuyorsunuz.
Peki ya bazılarımızın hayatı
birden fazla dönüm noktası içeriyorsa?
Ya da yüksek matematik
gördüğüme göre şöyle de diyebilirim, ya kimimizin hayatında birinci türevlerin
sıfır yaptığı birden fazla nokta varsa?
Tamam, sözelciler benden
nefret etmeden konuya geri dönüyorum.
Çok azımız bu kadar “şanslıyız”
biliyorum ve o dönüm noktasını yaşamak için yani düşerken tekrar yükselebilmek
için o sihirli saatin vurmasını bekliyoruz. Üzgünüm ama o aptal grafiği geri çevirmek için
kutsanmış veya çok zeki olmak yetmiyor, günler geceler harcamak çabalamak ve
daha da çok çabalamak gerekiyor. Oysa çoğumuz
düştüğümüzü anladığımızda sadece telaşlanıyoruz, düşünmeden hareket ediyoruz ya
da saçma bir iyimserliğe kapılıyoruz. Ellerimiz titremeye başladığı için
tırnaklarımızı geçiremez oluyoruz.
Ben iyi şans kadar kötüsüne
de inanıyorum. Şansınız yaver gitti ve bir şey bulduysanız, hayat size mutlaka
kötü şans da vermiştir daha önce. Yok, vermediyse hazırlıklı olun derim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder